| Muhammed Esed Meali |
|
| 1: İnsan(ın tarih sahnesinde görünmesin)den önceki dönem, sonsuz bir zaman kesitinden ibaret (değil) midir; insanın henüz dikkate değer bir varlık olmadığı (bir zaman kesiti)? | |
| 2: Şüphesiz, (sonraki hayatında) denemek için insanı katışık bir sperm damlasından yaratan Biziz. Biz, onu işitme ve görme (duyuları) ile donatılmış bir varlık kıldık. | |
| 3: Gerçek şu ki, Biz ona yolu/yöntemi gösterdik; şükredici, ya da nankör (olması artık kendisine kalmıştır). | |
| 4: (Şimdi) bakın, Biz hakikati inkar edenler için zincirler, halkalar ve yakıcı bir ateş hazırladık; | |
| 5: (halbuki) gerçek erdem sahipleri, hoş kokulu çiçekler ile tatlandırılmış bir fincandan içerler. | |
| 6: bir (kutlu) kaynak ki Allah'ın kulları ondan içerler, suyu bol bol akan (o kaynaktan). | |
| 7: (Gerçek erdem sahipleri) onlar(dır ki,) sözlerini yerine getirirler ve şiddeti yayılıp genişleyen bir Gün'ün korkusunu duyarlar. | |
| 8: Ve kendi istekleri ne kadar çok olursa olsun, muhtaçlara, yetimlere ve esirlere yedirirler, | |
| 9: (ve kendi kendilerine konuşurlar:) "Biz sizi yalnız Allah rızası için doyuruyoruz. Sizden ne bir karşılık, ne de bir teşekkür bekliyoruz. | |
| 10: doğrusu, sıkıntı ve dehşet dolu bir Gün'de Rabbimize (vereceğimiz) hesabın korkusunu duyuyoruz!" | |
| 11: Ve bu yüzden Allah onları o Gün'ün dehşetinden koruyacak, aydınlık ve sevinç verecektir, | |
| 12: ve onları sıkıntılara karşı sabrettikleri için (kutlu bir) bahçe ve ipek(ten giysiler) ile ödüllendirecektir. | |
| 13: Orada sedirlere uzanacaklar ve ne (yakıcı bir) güneş, ne de şiddetli bir soğuk görmeyecekler, | |
| 14: çünkü o (bahçe)nin (kutlu) gölgeleri başlarını örtecek ve meyve salkımları kolayca alınacak şekilde (yere doğru) sarkıtılacaktır. | |
| 15: Onlar gümüşten kaplar ve kristal(e benzeyen) kadehlerle karşılanacaklar | |
| 16: -kristal benzeri, (ama) gümüşten- ve hacimlerini yalnız kendileri tesbit edecek. | |
| 17: Ve (cennette) kendilerine zencefille tatlandırılmış bir fincan içecek verilecek, | |
| 18: oradaki "Selsebil" isimli bir kaynak(tan). | |
| 19: Ve onları ölümsüz gençlikler bekleyecek, gördüğün zaman saçılmış inciler sanacağın (gençlikler); | |
| 20: ve (nereye) baksan, (yalnız) kutsanmışlık ve aşkın bir düzen göreceksin. | |
| 21: O (kutsanmış kimse)lerin üzerinde yeşil ipekten ve atlastan giysiler olacak. Onlar gümüş bilezikler ile süslenecekler. Ve Rableri onlara en temiz içeceklerden ikram edecek. | |
| 22: (Ve onlara:) "Bunlar sizin ödüllerinizdir, çünkü (hayatta iken) yaptığınız işler (Allah'ın) rızasını kazanmıştır!" (denilecek.) | |
| 23: Gerçek şu ki, (ey iman eden,) bu Kur'an'ı sana safha safha indiren Biziz, gerçek bir armağan (olarak!) | |
| 24: Öyleyse Rabbinin hükmünü sabırla bekle ve onlardan hiçbir günahkara veya nanköre uyma; | |
| 25: Rabbinin ismini sabah akşam an | |
| 26: ve gecenin bir kısmında, O'nun önünde secde et ve uzun geceler boyu O'nun sınırsız şanını yücelt. | |
| 27: Bakın, (Allah'ı umursamayan) şu adamlar bu gelip geçici dünyayı severler, ama ızdırap dolu bir Günü (düşünmeyi) ihmal ederler. | |
| 28: (Kendi kendilerine itiraf etmezler ki) onları yaratan ve kişiliklerini sağlamlaştıran Biziz ve dilersek onları başka hemcinsleriyle değiştirebiliriz. | |
| 29: Bütün bunlar bir uyarıdır; öyleyse, dileyen Rabbine giden yolu bulabilir. | |
| 30: Ama Allah (size o yolu göstermeyi) dilemedikçe siz onu dileyemezsiniz çünkü, bilin ki Allah her şeyi görendir, hikmet Sahibidir. | |
| 31: Dileyeni rahmetine kabul eder; ama zalimler için (öteki dünyada) şiddetli bir azap hazırlamıştır. | |