| Ahmet Tekin Meali | 	
	  |  
 | 1: Andolsun sökmekte olan şafağa! | 	  |  
 | 2: Andolsun on geceye! | 	  |  
 | 3: Andolsun eşli yaratılan, birlikte yaşama ihtiyacı duyan mahlûkata, andolsun eşsiz, tek yaratıcıya, Allah’a! | 	  |  
 | 4: Andolsun hayırlı işler yapılan, salih ameller işlenen, yol katedilen, ilâhî rahmetten faydalanılan, karanlığı dağılan gecelere! | 	  |  
 | 5: Nasıl, bunlarda, kötülüklere karşı kendisini dizginleyebilecek akıl sahibi biri için yemin var, değil mi? | 	  |  
 | 6: Görmedin mi, Rabbin ne yaptı Âd kavmini? | 	  |  
 | 7: Muhteşem sütunlarla dolu İrem’e ne yaptı? | 	  |  
 | 8: Ülkeler içinde benzeri inşa edilmemiş olan İrem’e ne yaptı. | 	  |  
 | 9: Vadide kayalıkları kesip biçerek, oyarak, yontarak evler yapan Semûd kavmine ne yaptı? | 	  |  
 | 10: Devleti, teşkilâtı, orduları güçlü, şiddeti ve işkencesi meşhur, ülkesi zengin, hazinesi dolu, imkânları geniş, dikili taşları sembol edinen, ebedîleşme iddiasındaki Firavun’a ne yaptı? | 	  |  
 | 11: Onlar, ülkelerinde azgınlık, taşkınlık ve eşkiyalık ederlerdi. | 	  |  
 | 12: Onlar, zulüm, israf, zevk ve eğlenceye düşerek fesadı, bozgunculuğu çoğaltmışlar, sosyal çürümeyi artırmışlardı. | 	  |  
 | 13: Rabbin de üzerlerine azap kamçıları yağdırdı. | 	  |  
 | 14: Rabbin elbette onların davranışlarını ve amellerini gözetlemekte, denetlemektedir. | 	  |  
 | 15: İşte, Rabbi, insanı imtihan edip de ikramda bulunduğunda, nimetlere boğduğunda, refaha erdirdiğinde:
'Rabbim bana ikramda bulundu.'der. | 	  |  
 | 16: Onu imtihana tabi tutup rızkını kısarak ölçü ile verdiğinde:
'Rabbim beni önemsemedi, bana hor baktı.' der. | 	  |  
 | 17: Böyle yanlış düşüncelere kapılmayın! İşin aslını öğrenmek istiyorsanız eğer, siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz. | 	  |  
 | 18: Birbirinizi, çevresi, çaresi olmayan yoksulların karnını doyurmaya teşvik etmiyorsunuz. | 	  |  
 | 19: Size miras olarak kalan malları haram helâl gözetmeden, oburcasına yiyorsunuz. | 	  |  
 | 20: Mal biriktirip, yığmayı da çok seviyorsunuz. | 	  |  
 | 21: Hesaba çekileceğinizi nasıl unutuyorsunuz? Yer birbiri ardınca sarsılıp dümdüz olduğu zaman insan anlar. | 	  |  
 | 22: Rabbinin emri gelip melekler saf saf dizildiği zaman insan anlar. | 	  |  
 | 23: O gün, Cehennem getirildiği zaman, işte o gün insan anlar. Ama bu anlamanın ona ne yararı var? | 	  |  
 | 24: 'Keşke hayatım için, önceden bir şeyler yapsaydım, iman edip hayırlı ameller işleseydim.' der. | 	  |  
 | 25: Artık o gün, kimse onu Allah’ın cezalandırdığı gibi cezalandıramaz. Kimse onun yerine cezalandırılamaz. | 	  |  
 | 26: Allah’ın vuracağı bağı ona kimse vuramaz. Kimseye onun yerine bağ vurulamaz. | 	  |  
 | 27:  Sen de, ey sorumluluklarını yerine getirerek, samimiyetini isbat ederek huzura eren kişi! | 	  |  
 | 28: Rabbine, huzurunda hesabını ver. Görülecek hesabından razı olacak, verilecek mükâfatlarla hoşnut edileceksin. | 	  |  
 | 29: Allah’ın rızasına uygun amelleri çoğaltıp peygamberlerin sorumluluklarına eş görevler yaparak, beni ilâh tanı, candan müslüman olarak bana bağlı, saygılı, saf, ihlâslı, cesur, gözde kullarımın arasına girerek yerini al. | 	  |  
 | 30: Cennetimde cemalime, rızama mazhar olan kullarım arasında yerini al. | 	  |