| Suat Yıldırım Meali |
|
| 1: Karanlığı ile ortalığı bürüdüğü zaman gece hakkı için! | |
| 2: Açılıp parladığı zaman gündüz, | |
| 3: Erkeği de, dişiyi de yaratan kudret hakkı için ki: | |
| 4: Sizin işleriniz çeşit çeşittir. | |
| 5: Malını Allah yolunda harcayıp O’na saygı duyarak haramdan sakınan, | |
| 6: O en güzel kelimeyi (kelime-i tevhidi) tasdik eden kimseyi. | |
| 7: Biz de en kolay yola muvaffak ederiz. | |
| 8: Cimri davranan, bir de kendini güçlü sanıp Allah’tan müstağni gören, | |
| 9: (9-10) O en güzel kelimeyi (kelime-i tevhidi) yalan sayanı ise, en güç yola sardırırız. | |
| 11: O, aşağıya doğru yuvarlanırken malı kendisine hiç fayda etmez. | |
| 12: Doğru yolu göstermek elbette Bizim işimizdir. | |
| 13: Âhiret gibi dünya da elbette Bize aittir. | |
| 14: İşte Ben, sizi alev saçan bir ateşe karşı uyarıyorum. | |
| 15: (15-16) O ateş ki dini yalan sayan ve ona sırtını dönenden başkası oraya girmez. | |
| 17: (17-18) Ama Allah’a karşı gelmekten çok sakınan ve gönlünü arındırmak için Allah yolunda mal harcayan ise ondan uzak tutulur. | |
| 19: O, verdiğini kendisine yapılan bir iyiliğin karşılığı olarak vermez. Verdiğinden ötürü hiç kimseden mükâfat da beklemez. | |
| 20: Sadece ve sadece yüce Rabbini razı etmek ister. | |
| 21: Kendisi de ukbada elbet hoşnut olur. | |