| İbni Kesir Meali | 	
	  |  
 | 1: Kıyamet gününe yemin ederim. | 	  |  
 | 2: Nedamet çeken nefse yemin ederim. | 	  |  
 | 3: İnsan zanneder mi ki Biz; onun kemiklerini bir araya toplayamayız? | 	  |  
 | 4: Evet, Biz parmak uçlarını bile düzeltmeye kadiriz. | 	  |  
 | 5: Fakat insan, önündekini yalanlamak ister de; | 	  |  
 | 6: Kıyamet günü de ne zamanmış? diye sorar. | 	  |  
 | 7: Göz kamaştığında, | 	  |  
 | 8: Ay tutulduğunda, | 	  |  
 | 9: Güneş ve ay bir araya getirildiğinde, | 	  |  
 | 10: O gün, insan; kaçacak yer nerede? der. | 	  |  
 | 11: Hayır, hiç bir sığınak yoktur. | 	  |  
 | 12: O gün, herkesin duracağı yer, ancak Rabbının huzurudur. | 	  |  
 | 13: O gün, önde ve sonda ne yaptıysa insana bildirilir. | 	  |  
 | 14: Daha doğrusu insan, kendi kendinin şahididir. | 	  |  
 | 15: Ma'zeretlerini sayıp dökse de. | 	  |  
 | 16: Onu acele etmen için dilini onunla beraber oynatma. | 	  |  
 | 17: Şüphesiz onu toplamak ve okutmak Bize aittir. | 	  |  
 | 18: Öyleyse Biz, onu okuduğumuz vakit; sen, onun okunuşunu dinle. | 	  |  
 | 19: Sonra şüphesiz onu açıklamak da Bize aittir. | 	  |  
 | 20: Hayır, bilakis siz, çabuk geçeni seversiniz. | 	  |  
 | 21: Ve ahireti bırakırsınız. | 	  |  
 | 22: Bir takım yüzler o gün parlayacak, | 	  |  
 | 23: Rabblarına bakacaklardır. | 	  |  
 | 24: Bir takım yüzler de asıktır. | 	  |  
 | 25: Belkemiğinin kırılacağını anlar. | 	  |  
 | 26: Hayır; can, köprücük kemiklerine gelince. | 	  |  
 | 27: Çare bulacak kim? denir. | 	  |  
 | 28: Ve ayrılık vaktinin geldiğini anlar. | 	  |  
 | 29: Bacak da bacağa dolaşır. | 	  |  
 | 30: O gün; sevk, yalnız Rabbınadır. | 	  |  
 | 31: Tasdik etmemişti, namaz da kılmamıştı. | 	  |  
 | 32: Fakat yalanlamış, yüz çevirmişti. | 	  |  
 | 33: Sonra da salına salına kendinden yana olanlara gitmişti. | 	  |  
 | 34: Yazıklar olsun sana, yazıklar. | 	  |  
 | 35: Yine yazıklar olsun sana, yazıklar. | 	  |  
 | 36: İnsan kendisinin başıboş bırakılacağını mı sanır? | 	  |  
 | 37: O, akıtılan bir meni damlası değil miydi? | 	  |  
 | 38: Sonra kan pıhtısı olmuş; sonra, onu insan biçimine koyup yaratmış ve düzeltmiştir. | 	  |  
 | 39: Ve ondan erkek, dişi iki cins yaratmıştır. | 	  |  
 | 40: Şimdi O; ölüleri diriltmeye kadir değil midir? | 	  |