| Süleyman Ateş Meali |
|
| 1: Yoo, kıyâmet gününe and içerim, | |
| 2: Yoo, dâimâ, kendini kınayan nefse and içerim. | |
| 3: İnsan kendisinin kemiklerini bir araya toplamayacağımızı mı sanıyor? | |
| 4: Evet, toplarız, onun parmak uçlarını düzenlemeğe gücümüz yeter. | |
| 5: Fakat insan, devamlı suç işleyerek ilerisini berbâd etmek ister. | |
| 6: "Kıyâmet günü nerede?" diye sorup durur. | |
| 7: Ama göz (güneş gibi ortaya çıkan gerçeğin karşısında) kamaştığı, | |
| 8: Ay tutulduğu, | |
| 9: Güneş ve Ay bir araya toplandığı zaman! | |
| 10: (Evet) O gün insan: "Kaçacak yer neresi?" der. | |
| 11: Hayır, sığınacak yer yoktur. | |
| 12: O gün varıp durulacak yer, ancak Rabbinin huzûrudur (ey insan). | |
| 13: (O zaman) İnsanın yapıp öne sürdüğü, (yapmayıp) geri bıraktığı herşey kendisine haber verilir. | |
| 14: Doğrusu insan kendi nefsini görür, | |
| 15: Birtakım özürler ortaya atsa da. | |
| 16: (Ey Muhammed,) Onu hemen okumak için diline depretme. | |
| 17: Onu (senin kalbinde) toplamak ve (sana) okumak bize düşer. | |
| 18: O halde sana Kur'ân'ı okuduğumuz zaman onun okunuşunu izle. | |
| 19: Sonra onu açıklamak da bize düşer. | |
| 20: Hayır, siz çabuk (geçen şu dünyây)ı seviyorsunuz da, | |
| 21: Âhireti bırakıyorsunuz. | |
| 22: Yüzler var ki o gün ışıl ışıl parlar, | |
| 23: Rabbine bakar. | |
| 24: Yüzler de var ki o gün asıktır. | |
| 25: Kendisine bel kemiklerini kıran (belâ)nın yapılacağını anlar. | |
| 26: Hayır, ne zaman ki can, köprücük kemiklerine dayanır, | |
| 27: Ve (başında bulunanlar tarafından): "Kim afsun yapar acaba? denir, | |
| 28: Ve kendisi artık bunun, ayrılık zamanı olduğunu anlar, | |
| 29: Ve bacak bacağa dolaşır. | |
| 30: İşte o gün, sevk Rabbinedir (can, Allâh'ın huzûruna sevk edilir). | |
| 31: Ne sadaka verdi, ne de namaz kıldı. | |
| 32: Fakat yalanladı, döndü. | |
| 33: Sonra çalım satarak âilesine gitti. | |
| 34: Yazık sana yazık! | |
| 35: Yine yazık sana yazık! | |
| 36: İnsan, başı boş bırakılacağını mı sanır? | |
| 37: Kendisi dökülen meniden bir nutfe (sperm) değil miydi? | |
| 38: Sonra alaka (rahme asılan embriyo) oldu da (Rabbi onu) yarattı, düzenledi. | |
| 39: O (meni)den iki çifti: Erkeği ve dişiyi var etti. | |
| 40: Şimdi bun(ları yapan Allâh)ın ölüleri diriltmeğe gücü yetmez mi? | |