| İskender Evrenosoğlu Meali |
|
| 1: Güneş bürülüp dürüldüğü zaman. | |
| 2: Ve yıldızlar solduğu (enerjilerini tükettiği) zaman. | |
| 3: Ve dağlar yürütüldüğü zaman. | |
| 4: Ve yüklü develer salındığı (başıboş bırakıldığı), kıymetli dünya malları terkedildiği zaman. | |
| 5: Ve vahşi hayvanlar toplandığı zaman. | |
| 6: Ve denizler ateşlendiği zaman. | |
| 7: Ve nefsler eşleştirildiği (fizik vücutla birleştiği) zaman. | |
| 8: Ve diri olarak toprağa gömülen kız çocuğuna sorulduğu zaman. | |
| 9: Hangi günah sebebi ile öldürüldü? | |
| 10: Ve sayfalar (amel defteri) açıldığı (hayat filmi oynatıldığı) zaman. | |
| 11: Ve sema (mekânlarından) sıyrılıp kaldırıldığı (perdeler açıldığı) zaman. | |
| 12: Ve cehennem kızıştırıldığı (şiddetle alevlendirildiği) zaman. | |
| 13: Ve cennet yaklaştırıldığı zaman. | |
| 14: Her nefs, hazırlamış olduğunu bilmiş olacak (hayat filminde yaptıklarının hepsini görecek). | |
| 15: Bundan sonra hayır, hünnese (merkezî çekim kuvvetine) yemin ederim. | |
| 16: Cevalan edene (merkezî çekim kuvvetinin etrafında, yörüngede dönene). | |
| 17: Ve kararmaya başladığı an geceye. | |
| 18: Ve ağarmaya başladığı zaman sabaha (yemin ederim ki). | |
| 19: Muhakkak ki O (Kur'ân), gerçekten Kerim Resûl'ün sözüdür. | |
| 20: Yüce arşın sahibinin yanında büyük şeref (makam ve itibar) sahibidir. | |
| 21: O, kendisine itaat edilen, orada emin olandır. | |
| 22: Ve sizin arkadaşınız mecnun (deli) değildir. | |
| 23: Ve andolsun (resûl), O'nu (Cebrail A.S'ı) ufukta apaçık gördü. | |
| 24: Ve o, gaybta vahyolunanı saklayıcı değildir (aynen tebliğ eder). | |
| 25: Ve O (Kur'ân), taşlanmış şeytanın sözü değildir. | |
| 26: Öyleyse siz nereye gidiyorsunuz? | |
| 27: O sadece âlemler için bir zikirdir. | |
| 28: O, içinizden, istikamet üzere olmak (Allah'a yönelmek) isteyen kimse içindir. | |
| 29: Ve âlemlerin Rabbi Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz. | |