» 13 / Ra’d  29:

Kuran Sırası: 13
İniş Sırası: 96
Rad Suresi = Gök Gürültüsü Suresi
13. ayetinde gök gürültüsünün Allah’i tesbih edip yücelttigi anlatildigindan bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43

13:29 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Xalq | mömin(lər) | və edənlər | Gözəl əsərlər | xoşbəxtlik | onlar üçündür | və gözəl | gələcək |

ÆLZ̃YN ËMNWÆ WAMLWÆ ÆLṦÆLḪÆT ŦWB LHM WḪSN M ËB
elleƶīne āmenū ve ǎmilū S-SāliHāti Tūbā lehum ve Husnu mābin

الَّذِينَ امَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ طُوبَىٰ لَهُمْ وَحُسْنُ مَابٍ

Transcript Okunuş Türkçe
1. ÆLZ̃YN = elleƶīne : Xalq
2. ËMNWÆ = āmenū : mömin(lər)
3. WAMLWÆ = ve ǎmilū : və edənlər
4. ÆLṦÆLḪÆT = S-SāliHāti : Gözəl əsərlər
5. ŦWB = Tūbā : xoşbəxtlik
6. LHM = lehum : onlar üçündür
7. WḪSN = ve Husnu : və gözəl
8. M ËB = mābin : gələcək
Xalq | mömin(lər) | və edənlər | Gözəl əsərlər | xoşbəxtlik | onlar üçündür | və gözəl | gələcək |

[] [ÆMN] [AML] [ṦLḪ] [ŦYB] [] [ḪSN] [ÆWB]
ÆLZ̃YN ËMNWÆ WAMLWÆ ÆLṦÆLḪÆT ŦWB LHM WḪSN M ËB

elleƶīne āmenū ve ǎmilū S-SāliHāti Tūbā lehum ve Husnu mābin
الذين آمنوا وعملوا الصالحات طوبى لهم وحسن مآب

[] [ا م ن] [ع م ل] [ص ل ح] [ط ي ب] [] [ح س ن] [ا و ب]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne Xalq Those who
آمنوا ا م ن | ÆMN ËMNWÆ āmenū mömin(lər) believed
وعملوا ع م ل | AML WAMLWÆ ve ǎmilū və edənlər and did
الصالحات ص ل ح | ṦLḪ ÆLṦÆLḪÆT S-SāliHāti Gözəl əsərlər righteous deeds,
طوبى ط ي ب | ŦYB ŦWB Tūbā xoşbəxtlik blessedness
لهم | LHM lehum onlar üçündür (is) for them
وحسن ح س ن | ḪSN WḪSN ve Husnu və gözəl and a beautiful
مآب ا و ب | ÆWB M ËB mābin gələcək place of return.
Xalq | mömin(lər) | və edənlər | Gözəl əsərlər | xoşbəxtlik | onlar üçündür | və gözəl | gələcək |

[] [ÆMN] [AML] [ṦLḪ] [ŦYB] [] [ḪSN] [ÆWB]
ÆLZ̃YN ËMNWÆ WAMLWÆ ÆLṦÆLḪÆT ŦWB LHM WḪSN M ËB

elleƶīne āmenū ve ǎmilū S-SāliHāti Tūbā lehum ve Husnu mābin
الذين آمنوا وعملوا الصالحات طوبى لهم وحسن مآب

[] [ا م ن] [ع م ل] [ص ل ح] [ط ي ب] [] [ح س ن] [ا و ب]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne Xalq Those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – kişi cəm nisbi əvəzlik
اسم موصول
آمنوا ا م ن | ÆMN ËMNWÆ āmenū mömin(lər) believed
,Mim,Nun,Vav,Elif,
,40,50,6,1,
V – 3-cü şəxs kişi cəm (forma IV) mükəmməl fel
PRON – mövzu əvəzliyi
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
وعملوا ع م ل | AML WAMLWÆ ve ǎmilū və edənlər and did
Vav,Ayn,Mim,Lam,Vav,Elif,
6,70,40,30,6,1,
CONJ – prefiksli bağlayıcı wa (və)
V – 3-cü şəxs kişi cəm mükəmməl feli< BR>PRON – mövzu əvəzliyi
الواو عاطفة
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الصالحات ص ل ح | ṦLḪ ÆLṦÆLḪÆT S-SāliHāti Gözəl əsərlər righteous deeds,
Elif,Lam,Sad,Elif,Lam,Ha,Elif,Te,
1,30,90,1,30,8,1,400,
N – genitiv qadın cəm fəal iştirakçı
اسم مجرور
طوبى ط ي ب | ŦYB ŦWB Tūbā xoşbəxtlik blessedness
Tı,Vav,Be,,
9,6,2,,
N – cinsi kişi şifahi isim
اسم مجرور
لهم | LHM lehum onlar üçündür (is) for them
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefiksli ön söz lām
PRON – 3-cü şəxs kişi cəm şəxs əvəzliyi
جار ومجرور
وحسن ح س ن | ḪSN WḪSN ve Husnu və gözəl and a beautiful
Vav,Ha,Sin,Nun,
6,8,60,50,
CONJ – prefiksli birləşmə wa (və)
N – nominativ kişi adı
الواو عاطفة
اسم مرفوع
مآب ا و ب | ÆWB M ËB mābin gələcək place of return.
Mim,,Be,
40,,2,
N – kişi cinsi qeyri-müəyyən isim
اسم مجرور

Konu Başlığı: [13:26-29] Dünya Hayatı ve Ahiret

Abdulbaki Gölpınarlı : İnananlara ve iyi işlerde bulunanlara gelince: Kutluluk da onlara, dönüp varılacak güzel yurt da.
Adem Uğur : İman edip iyi işler yapanlara ne mutlu! Varılacak güzel yurt da onlar içindir.
Ahmed Hulusi : İman edip imanın gereğini yaşayanlar var ya, onlara Tûba (cennet ağacı) ve hakikatlerindekini yaşamanın güzellikleri vardır.
Ahmet Tekin : İman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlere, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanlara, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlara, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlere ne mutlu! Varacakları yer de ne güzel bir yerdir.
Ahmet Varol : İman edip salih ameller işleyenler, mutluluk ve arılacak yerin güzeli onlaradır.
Ali Bulaç : İman edip salih amellerde bulunanlar, ne mutlu onlara. Varılacak yerin güzel olanı (onlarındır).
Ali Fikri Yavuz : İman edip de sâlih ameller işliyenler (var ya), ne mutlu onlara! Ahirette güzel barınak da onların!
Azerice : İman gətirib yaxşı işlər görənlər nə bəxtiyardırlar! Onlar üçün ən yaxşı qayıdış yeridir.
Bekir Sadak : Inanan ve yararli is iyleyen kimseler icin hos bir hayat ve donulecek guzel bir yer vardir.
Celal Yıldırım : İmân ettikten sonra güzel ve yararlı amellerde bulunanlara müjde ve mutluluk; bir de dönülecek güzel bir yer var!
Diyanet İşleri : İnanan ve salih amel işleyenler için, mutluluk ve güzel bir dönüş yeri vardır.
Diyanet İşleri (eski) : İnanan ve yararlı iş işleyen kimseler için hoş bir hayat ve dönülecek güzel bir yer vardır.
Diyanet Vakfi : İman edip iyi işler yapanlara ne mutlu! Varılacak güzel yurt da onlar içindir.
Edip Yüksel : İnanıp erdemli bir hayat sürenler için müjde ve en güzel dönüş yeri vardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar ki, iman etmişler ve salih ameller işlemişlerdir, ne mutlu onlara, varacakları yer de ne güzeldir!
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlar ki iman etmiş ve iyi işler istemektedirler; ne hoş mutluluk onların, istikbal güzelliği de onların!
Elmalılı Hamdi Yazır : Onlar ki iyman etmişlerdir ve salih ameller işlemektedirler, ne hoş, tubâ onların, istikbal güzelliği onların
Fizilal-il Kuran : İman edip iyi ameller işleyenlere ne mutlu, onları güzel bir gelecek beklemektedir.
Gültekin Onan : İnanıp salih amellerde bulunanlar, ne mutlu onlara. Dönüş yerinin (meab) güzeli (onlarındır).
Hakkı Yılmaz : (27-29,31) "Yine o kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan o kimseler: “Ona Rabbinden bir alâmet/gösterge indirilmeli değil miydi, eğer kendisiyle dağların yürütüldüğü, yerin parçalandığı veya ölülerin konuşturulduğu bir Kur’ân olsaydı…” diyorlar. De ki: “Şüphesiz Allah, dilediğini şaşırtır ve gönülden bağlanan kimseleri; inanan ve kalpleri Allah'ı anmakla zihnindeki tüm soru işaretlerini gidererek rahata kavuşmuş kişileri Kendisine kılavuzlar.” Gözünüzü açın! Kalpler, yalnız ve yalnız Allah'ı anmakla; zihnindeki tüm soru işaretlerini gidermekle rahata kavuşur. İman etmiş ve düzeltmeye yönelik işler yapmış kimseler; tuba; güzellikler, müjdeler ve güzel dönüş yeri sadece onlar içindir. Aslında emrin tümü Allah'ındır. İman edenler hâlâ anlamadılar mı ki eğer Allah dilemiş olsaydı, kesinlikle insanların tümüne kılavuzluk ederdi. İnkâr eden kimseler, Allah'ın vaadi gelinceye kadar, yaptıkları dolayısıyla ya başlarına çetin bir bela çatacak veya yurtlarının yakınına inecek. Şüphesiz Allah, verdiği sözden dönmez/miadını şaşırmaz. "
Hasan Basri Çantay : Îman edib de güzel işler (hareketler ve ibâdetler) yapanlar: Ne mutlu onlara! (Nihayet) dönüb gidilecek güzel yurd da (onların).
Hayrat Neşriyat : Îmân edip sâlih ameller işleyenlere ne mutlu! Varılacak güzel yer de onlar içindir.
İbni Kesir : İnanmış olup salih ameller işleyenler için, hoş bir hayat ve güzel bir gelecek vardır.
İskender Evrenosoğlu : Âmenû olanlar (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler) ve salih amel (nefsi ıslâh edici amel) yapanlar ne mutlu onlara ve meabın (sığınağın) (en) güzeli onların.
Muhammed Esed : (Evet,) imana erişen ve dürüst ve erdemli davranan o kimseler ki, kendileri için (bu dünyada) huzurlu bir hayat, (ahirette de) varılacak yerlerin en güzeli ayırılmıştır!"
Ömer Nasuhi Bilmen : O kimseler ki, imân ettiler ve sâlih sâlih amellerde bulundular, fevz-ü necât onlara, dönüp gidilecek güzel bir yurd da onlara.
Ömer Öngüt : Onlar ki iman etmişler ve sâlih ameller işlemişlerdir. Ne mutlu onlara! Varacakları yer de ne güzeldir!
Rad : İman gətirib yaxşı işlər görənlər nə bəxtiyardırlar! Onlar üçün ən yaxşı qayıdış yeridir.
Şaban Piriş : İman edip doğruları yapanlar için hoş bir hayat ve güzel bir istikbal vardır.
Suat Yıldırım : Ne mutlu iman edip de makbul ve güzel işler yapanlara!Eninde sonunda dönüp gidilecek güzel yurt onların olacak.
Süleyman Ateş : İşte mutluluk ve güzel gelecek, o inanıp güzel işler yapanlarındır.
Tefhim-ul Kuran : İman edip salih amellerde bulunanlar, ne mutlu onlara. Varılacak yerin güzel olanı (onlarındır) .
Ümit Şimşek : İman edip de güzel işler yapanlar için müjde ve mutluluk, bir de varılacak güzel bir yer vardır.
Yaşar Nuri Öztürk : İman edip hak ve barış uğruna iyi işler yapanlara mutluluk ve müjde var, güzel bir gelecek var.

Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}