Abdulbaki Gölpınarlı   : ve dağlar yürütülmüş, serâba dönmüştür.    	     Adem Uğur   : Dağlar yürütülür, serap haline gelir.    	     Ahmed Hulusi   : Dağlar yürütülmüş, serap olmuştur (organların sınırlaması kalmamıştır).    	     Ahmet Tekin   : Dağlar yürütülecek, serap haline gelecek.    	     Ahmet Varol   : Dağlar yürütülmüş bir serap olmuştur.    	     Ali Bulaç   : Dağlar yürütülmüş, artık bir serab oluvermiştir.    	     Ali Fikri Yavuz   : Dağlar yürütülmüş de bir serap olmuştur, (yerlerinde yeller esmektedir).    	     Azerice   : Dağlar yerindən tərpəndi və ilğıma çevrildi.    	     Bekir Sadak   : Daglar yurutulup serap olacakatir.    	     Celal Yıldırım   : Dağlar yerinden kopup yürütülecek, (tuz-buz olup) seraba dönecek.    	     Diyanet İşleri   : Dağlar yürütülür, serap hâline gelir.    	     Diyanet İşleri (eski)   : Dağlar yürütülüp serap olacaktır.    	     Diyanet Vakfi   : Dağlar yürütülür, serap haline gelir.    	     Edip Yüksel   : Dağlar yürütülmüş; serap olmuştur.    	     Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)   : Dağlar yürütülmüş, serap olmuştur.    	     Elmalılı (sadeleştirilmiş)   : Dağlar yürütülmüş, bir serap olmuştur.    	     Elmalılı Hamdi Yazır   : Ve dağlar yütürülmüş olmuştur serab    	     Fizilal-il Kuran   : Dağlar yürütülür, serap haline gelir.    	     Gültekin Onan   : Dağlar yürütülmüş, artık bir serab oluvermiştir.    	     Hakkı Yılmaz   : Dağlar da yürütülüp serap oluvermiştir.        	     Hasan Basri Çantay   : dağlar (yerlerinden koparılıb) yürütülmüş, bir serab haaline gelmişdir.     	     Hayrat Neşriyat   : Artık dağlar yürütülmüş, öyle ki bir serab hâline gelmiştir!    	     İbni Kesir   : Dağlar yürütülmüş, serab olmuştur.    	     İskender Evrenosoğlu   : Ve dağlar yürütülmüş, böylece serap olmuştur.    	     Muhammed Esed   : ve dağların bir serapmış gibi kaybolup gittiği (gün).    	     Nebe   : Dağlar yerindən tərpəndi və ilğıma çevrildi.    	     Ömer Nasuhi Bilmen   : (19-20) Gök de açılmış artık kapı kapı oluvermiştir. Dağlar da yürütülmüş de, su gibi görülen bir hayâl olmuştur.    	     Ömer Öngüt   : Dağlar yürütülür, bir serap olur.    	     Şaban Piriş   : Dağlar yürütülüp, serap olmuştur.    	     Suat Yıldırım   : Dağlar yürütülür, serab olur gider, her taraf dümdüz olur.    	     Süleyman Ateş   : Dağlar yürütülmüş, bir serab olmuştur.    	     Tefhim-ul Kuran   : Dağlar yürütülmüş, artık bir serab oluvermiştir.    	     Ümit Şimşek   : Dağlar yürütülür, bir serap olur.    	     Yaşar Nuri Öztürk   : Dağlar yürütülmüş, bir serap oluvermiştir.