V – 3-cü şəxs kişi cəm mükəmməl feli PRON – mövzu əvəzliyi فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أإنك
|
ǼÎNK
einneke
Yoxsa sənsən?
"""Are you indeed,"
,,Nun,Kef, ,,50,20,
INTG – prefiksli sorğulayıcı alif ACC – ittihamedici hissəcik PRON – 2-ci şəxs kişi tək obyekt əvəzliyi الهمزة همزة استفهام حرف نصب والكاف ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
لأنت
|
LǼNT
leente
Sən
surely you,
Lam,,Nun,Te, 30,,50,400,
EMPH – vurğulayıcı prefiks lām PRON – 2-ci şəxs kişi tək şəxs əvəzliyi اللام لام التوكيد ضمير منفصل
يوسف
|
YWSF
yūsufu
Yusif
"Yusuf?"""
Ye,Vav,Sin,Fe, 10,6,60,80,
"PN – nominativ kişi xüsusi isim → Yusuf" اسم علم مرفوع
قال
ق و ل | GWL
GÆL
ḳāle
dedi
He said,
Gaf,Elif,Lam, 100,1,30,
V – 3-cü şəxs kişi tək mükəmməl feli فعل ماض
أنا
|
ǼNÆ
enā
I
"""I am"
,Nun,Elif, ,50,1,
PRON – 1-ci şəxs tək şəxs əvəzliyi ضمير منفصل
يوسف
|
YWSF
yūsufu
mənim Yusif
Yusuf
Ye,Vav,Sin,Fe, 10,6,60,80,
"PN – nominativ kişi xüsusi isim → Yusuf" اسم علم مرفوع
وهذا
|
WHZ̃Æ
ve hāƶā
və bu da
and this
Vav,He,Zel,Elif, 6,5,700,1,
CONJ – prefiksli birləşmə wa (və) DEM – kişi tək nümayiş əvəzliyi الواو عاطفة اسم اشارة
أخي
ا خ و | ÆḢW
ǼḢY
eḣī
o mənim qardaşımdır
(is) my brother.
,Hı,Ye, ,600,10,
N – nominativ kişi tək isim PRON – 1-ci şəxs tək sahiblik əvəzliyi اسم مرفوع والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
قد
|
GD̃
ḳad
əlbəttə
Indeed,
Gaf,Dal, 100,4,
CERT – əminlik hissəciyi حرف تحقيق
من
م ن ن | MNN
MN
menne
zəhmət olmasa
Allah has been gracious
Mim,Nun, 40,50,
V – 3-cü şəxs kişi tək mükəmməl feli فعل ماض
الله
|
ÆLLH
llahu
Allah
Allah has been gracious
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – nominativ xüsusi isim → Allah" لفظ الجلالة مرفوع
علينا
|
ALYNÆ
ǎleynā
bizə
to us.
Ayn,Lam,Ye,Nun,Elif, 70,30,10,50,1,
P – ön söz PRON – 1-ci şəxs cəm obyekt əvəzliyi جار ومجرور
إنه
|
ÎNH
innehu
Düzdür
Indeed, he
,Nun,He, ,50,5,
ACC – təqsirləndirici hissəcik PRON – 3-cü şəxs kişi tək obyekt əvəzliyi حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
من
|
MN
men
ÜST
who
Mim,Nun, 40,50,
REL – nisbi əvəzlik اسم موصول
يتق
و ق ي | WGY
YTG
yetteḳi
qorxursa
fears Allah
Ye,Te,Gaf, 10,400,100,
V – 3-cü şəxs kişi təki (forma VIII) qüsursuz fel, jussiv əhval-ruhiyyə فعل مضارع مجزوم
ويصبر
ص ب ر | ṦBR
WYṦBR
ve yeSbir
və əgər səbr etsə
and (is) patient,
Vav,Ye,Sad,Be,Re, 6,10,90,2,200,
CONJ – prefiksli birləşmə wa (və) V – 3-cü şəxs kişi tək qeyri-kamil feli, ədalətli əhval-ruhiyyə الواو عاطفة فعل مضارع مجزوم
فإن
|
FÎN
feinne
Şübhəsiz
then indeed,
Fe,,Nun, 80,,50,
REM – prefiksli bərpa hissəcik ACC – ittihamedici hissəcik الفاء استئنافية حرف نصب
الله
|
ÆLLH
llahe
Allah
Allah
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – ittiham xüsusi isim → Allah" لفظ الجلالة منصوب
لا
|
LÆ
lā
(does) not
Lam,Elif, 30,1,
NEG – mənfi hissəcik حرف نفي
يضيع
ض ي ع | ŽYA
YŽYA
yuDīǔ
israf etmir
let go waste
Ye,Dad,Ye,Ayn, 10,800,10,70,
V – 3-cü şəxs kişi təki (IV forma) qeyri-kamil feli فعل مضارع
N – cinsi kişi cəm (IV forma) fəal iştirakçı اسم مجرور
Konu Başlığı: [12:88-98] İsrailoğulları Mısır'a Gidiyor
Abdulbaki Gölpınarlı : Yoksa dediler, sen Yûsuf musun? Ben dedi Yûsuf'um, bu da kardeşim. Allah lûtfetti bize. Şüphe yok ki kim çekinir ve sabrederse mutlaka Allah, bu çeşit iyilik edenlerin ecrini zâyi etmez.
Adem Uğur : Yoksa sen, gerçekten Yusuf musun? dediler. O da: (Evet) ben Yusufum, bu da kardeşim. (Birbirimize kavuşmayı) Allah bize lütfetti. Çünkü kim (Allah'tan) korkar ve sabrederse, şüphesiz Allah güzel davrananların mükâfatını zayi etmez, dedi.
Ahmed Hulusi : (Kardeşler) dediler ki: "Aa! Sen, evet sen gerçekten Yusuf'sun?". . . (Yusuf) dedi ki: "Ben Yusuf'um ve bu da kardeşimdir. . . Gerçekten Allâh bize lütfu ihsanda bulundu. . . Zira kim korunur ve sabreder ise, muhakkak ki Allâh iyilik yapanların karşılığını boşa çıkarmaz. "
Ahmet Tekin : Onlar:
'Yoksa sen, gerçekten Yûsuf musun?' dediler.
'Ben Yûsuf’um. Bu da kardeşim. Birbirimize kavuşmayı Allah bize lütfetti. Çünkü kim Allah’a sığınır, emirlerine yapışır, günahlardan arınıp, azaptan korunur, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranır, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olur ve sabrederek mücadeleye devam ederse, Allah iyiliği, iyi niyetleri, dinin, ahlâkın ve kamu vicdanının emirlerini, devamlı davranışlarına, ilişkilerine, görevlerine, hayatlarına yansıtan, samimiyetle ibadet eden, aktif olarak iyiliğe, iyi uygulamaya, iyileştirmeye örnek olan, işlerinde mükemmellik, dürüstlük ve başarı için dikkat harcayan, hayırlı icraatlar, kalıcı hizmetler yapan müslüman idarecilerin ve müslümanların mükâfatını zâyi etmez.' dedi.
Ahmet Varol : 'Yoksa sen gerçekten Yusuf musun?' dediler. O da: 'Ben Yusuf'um. Bu da kerdeşimdir. Allah bize lütfetti. Kim sakınır ve sabrederse; şüphesiz Allah iyilik edenlerin karşılıklarını boşa çıkarmaz' dedi.
Ali Bulaç : "Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?" dediler. "Ben Yusuf'um" dedi. "Ve bu da kardeşimdir. Doğrusu Allah bize lütufda bulundu. Gerçek şu ki, kim sakınır ve sabrederse, şüphesiz Allah, iyilikte bulunanların karşılığını boşa çıkarmaz."
Ali Fikri Yavuz : Onlar: Yoksa sen, Yûsuf musun? dediler. O da: “- Ben Yûsuf’um, bu da kardeşim. Gerçekten Allah bize lutfetti. Doğrusu, kim Allah’dan korkar ve düştüğü felâkete sabrederse, muhakkak ki Allah bu gibi muhsinlerin mükâfatını zayi etmez.” dedi.
Azerice : "Yoxsa sən Yusifsən?" onlar dedilər. “Mən Yusifəm, bu da mənim qardaşımdır”. dedi. "Həqiqətən, Allah bizə bərəkət verib. Çünki kim təqvalı və səbirli olsa, Allah da salehlərin əməllərini qarşılıqsız qoymaz."
Bekir Sadak : «Yoksa sen Yusuf musun?» dediler. «Ben Yusuf'um, bu da kardesim. Allah bize iyilikte bulundu; dogrusu kim kotulukten sakinir ve sabrederse bilsin ki Allah iyi davrananlarin ecrini katiyen zayi etmez» dedi. .
Celal Yıldırım : (Onlar bu sorudan onun Yûsuf olduğunu anlayarak) «Yoksa sen Yûsuf musun ?» dediler. O da «Evet. ben Yûsuf'um, bu da kardeşimdir. Allah bize iyilik ve yardımda bulundu. Çünkü doğrusu kim korkup sakınır ve sabrederse, elbette Allah iyilerin mükâfatını zayi' etmez» dedi.
Diyanet İşleri : Kardeşleri, “Yoksa sen, sen Yûsuf musun?” dediler. O da, “Ben Yûsuf’um, bu da kardeşim. Allah, bize iyilikte bulundu. Çünkü, kim kötülükten sakınır ve sabrederse, şüphesiz Allah iyilik yapanların mükâfatını zayi etmez” dedi.
Diyanet İşleri (eski) : 'Yoksa sen Yusuf musun?' dediler. 'Ben Yusuf'um, bu da kardeşim. Allah bize iyilikte bulundu; doğrusu kim kötülükten sakınır ve sabrederse bilsin ki Allah iyi davrananların ecrini katiyen zayi etmez' dedi. .
Diyanet Vakfi : Yoksa sen, gerçekten Yusuf musun? dediler. O da: (Evet) ben Yusuf'um, bu da kardeşim. (Birbirimize kavuşmayı) Allah bize lütfetti. Çünkü kim (Allah'tan) korkar ve sabrederse, şüphesiz Allah güzel davrananların mükâfatını zayi etmez, dedi.
Edip Yüksel : 'Yoksa sen, sen gerçekten Yusuf musun,' dediler. 'Ben Yusuf'um, bu da kardeşimdir. ALLAH bize iyilikte bulundu. Kim erdemli davranır ve sabrederse elbette ALLAH güzel davrananları ödülsüz bırakmaz,' dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar «Yoksa sen, sahiden Yusuf musun?» dediler. O da «Ben Yusuf'um, bu da kardeşim» dedi, «Doğrusu Allah, bizi, lutfuyla nimetlendirdi. Gerçekten de kim Allah'dan korkar ve sabrederse, Allah, muhakkak ki, güzel işler yapanların mükafatını zayi etmez.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : «A a.! Sen Yusuf musun?» dediler. Ben Yusuf'um, bu da kardeşim! Allah bize lütfuyla iyilikte bulundu; bir gerçektir ki, kim Allah'tan korkar ve sabrederse, muhakkak Allah iyilerin mükafatını zayi etmez.» dedi.
Elmalılı Hamdi Yazır : A a, sen, sen Yusüf müsün? dediler. Ben, dedi: Yusüfüm, bu da kardeşim, Allah bize lutfile in'am buyurdu. Hakikat bu; her kim Allahdan korkar ve sabr ederse her halde Allah, muhsinlerin ecrini zayi' etmez
Fizilal-il Kuran : Kardeşleri «Yoksa sen Yusuf musun?» dediler. O da dedi ki; «Evet, ben Yusuf'um, bu da kardeşimdir. Allah bize lütufta bulundu. Kuşku yok ki, kim kötülükten sakınır ve sabrederse, Allah iyilik edenleri asla ödülsüz bırakmaz.»
Gültekin Onan : "Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?' dediler. "Ben Yusufum" dedi. "Ve bu da kardeşimdir. Doğrusu Tanrı bize lütufda bulundu. Gerçek şu ki, kim sakınır ve sabrederse, şüphesiz Tanrı, iyilikte bulunanların karşılığını boşa çıkarmaz."
Hakkı Yılmaz : Yûsuf'un kardeşleri: “Yoksa sen, sahiden Yûsuf musun?” dediler. Yûsuf: “Ben Yûsuf'um, bu da kardeşim. Kesinlikle, Allah bizi nimetlendirdi. Şüphesiz kim Allah'ın koruması altına girer ve sabrederse, artık hiç şüphesiz Allah, iyi-güzel işler yapanların ödülünü kaybetmez” dedi.
Hasan Basri Çantay : «A, sen, sen, saahi Yuusuf musun?» dediler. O da: «Ben, dedi, Yuusufum. Bu da kardeşim. Allah bize (selâmet ve kerametle) lûtfetdi. Zîrâ hakıykat şudur ki: Kim (Allahdan) korkar, (belâlara) katlanırsa her halde Allah iyi hareket edenlerin mükâfatını zaayi etmez».
Hayrat Neşriyat : (Onlar:) 'Yoksa sen, gerçekten sen, Yûsuf musun?' dediler. (O da:) '(Evet) ben Yûsuf’um, bu da kardeşim! Şübhesiz ki Allah bize lütufta bulundu. Doğrusu şu ki, kim(Allah’dan) sakınır ve sabrederse, artık şübhesiz Allah, iyilik edenlerin mükâfâtını zâyi' etmez' dedi.
İbni Kesir : Dediler ki: Yoksa sen gerçekten Yusuf musun? O da dedi ki: Ben, Yusuf'um, bu da kardeşim. Doğrusu Allah, size lutfetti. Çünkü kim sakınır ve sabrederse; muhakkak ki Allah, ihsan edenlerin ecrini zayi etmez.
İskender Evrenosoğlu : “Gerçekten sen misin? Mutlaka sen Yusuf'sun!” dediler. “Ben Yusuf'um ve bu benim kardeşim. Allah bizi ni'metlendirdi. Çünkü kim takva sahibi olur ve sabrederse, o taktirde, muhakkak ki; Allah muhsinlerin ecrini zayi etmez.”
Muhammed Esed : "Ne? Yoksa sen Yusuf musun?" diye haykırdılar. "Ben Yusuf'um" dedi, "ve bu da benim kardeşim. Allah bize lütfetti. Gerçek şu ki, kişi Allah'a karşı duyarlı ve bilinçli olmaya çalışıyor ve güçlüklere göğüs geriyorsa, bilsin ki, Allah iyilikte bulunanların emeklerini boşa çıkarmaz!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Dediler ki: «A sen evet... Muhakkak sen Yusuf musun?» Dedi ki: «Ben Yusuf'um ve bu da kardeşimdir. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ bizim üzerimize âtifette bulundu. Çünkü her kim ittika'da bulunur ve sabrederse, artık muhakkak ki, Allah Teâlâ muhsinlerin mükâfaatını zâyi etmez.»
Ömer Öngüt : “Yoksa sen Yusuf musun?” dediler. O da dedi ki: “Evet ben Yusuf'um, bu da kardeşim! Allah bize lütfetti. Doğrusu kim Allah'tan korkar, ibtilâlara sabrederse, bilsin ki Allah muhsinlerin (iyi harekette bulunanların) mükâfatını katiyyen zâyi etmez. ”
Şaban Piriş : - Yoksa sen Yusuf musun? dediler. -Ben Yusuf’um, bu da kardeşim. Allah bize bağışta bulundu; doğrusu kim kötülükten sakınır ve sabrederse bilsin ki Allah iyi kimseleri mükafatsız bırakmaz, dedi.
Suat Yıldırım : "Aa! Sen, yoksa sen Yusuf musun?" dediler. O da: "Evet ben Yusuf’um, bu da kardeşim! Gerçekten Allah bizi lütfuna mazhar etti. Şu kesindir ki, kim Allah’ı sayıp haramlardan sakınır, itaatlara devam ve imtihanlara sabrederse, Allah da böyle güzel hareket edenlerin mükâfatını asla zayi etmez."
Süleyman Ateş : "A, yoksa sen, Yûsuf musun?" dediler. "Ben Yûsuf'um, bu da kardeşimdir, dedi. Allâh bize lutfetti (bizi korudu, yüceltti), doğrusu kim (Allah'tan) korkar ve sabrederse, Allâh iyilik edenlerin ecrini zayi etmez."
Tefhim-ul Kuran : «Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?» dediler. «Ben Yusuf'um» dedi. «Ve bu da kardeşimdir. Doğrusu Allah bize lütufta bulundu. Gerçek şu ki, kim sakınır ve sabrederse, şüphesiz Allah, iyilikte bulunanların karşılığını boşa çıkarmaz.»
Ümit Şimşek : 'Sakın sen Yusuf olmayasın?' dediler. 'Ben Yusuf'um, bu da kardeşim,' dedi. 'Allah bize lütufta bulundu. Kim kötülükten sakınır ve sabrederse, hiç şüphe yok ki Allah iyilik yapan ve iyi kulluk edenlerin ödülünü zayi etmez.'
Yaşar Nuri Öztürk : Dediler ki: "Sen, yoksa sen Yûsuf musun?" "Evet, dedi, ben Yûsuf'um. İşte şu da kardeşim. Allah bize lütufta bulundu. Kim Allah'tan korkar, sabrederse Allah güzel düşünüp güzel davrananların ödülünü yitirmez."
Yusuf : "Yoxsa sən Yusifsən?" onlar dedilər. “Mən Yusifəm, bu da mənim qardaşımdır”. dedi. "Həqiqətən, Allah bizə bərəkət verib. Çünki kim təqvalı və səbirli olsa, Allah da salehlərin əməllərini qarşılıqsız qoymaz."
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]