P – prefiksli ön söz bi ACC – ittihamedici hissəcik حرف جر حرف نصب من اخوات «ان»
الله
|
ÆLLH
llahe
Allah
Allah
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – ittiham xüsusi isim → Allah" لفظ الجلالة منصوب
لم
|
LM
lem
heç vaxt
not
Lam,Mim, 30,40,
NEG – mənfi hissəcik حرف نفي
يك
ك و ن | KWN
YK
yeku
is
Ye,Kef, 10,20,
V – 3-cü şəxs kişi tək qeyri-kamil feli, jussiv əhval-ruhiyyə فعل مضارع مجزوم
مغيرا
غ ي ر | ĞYR
MĞYRÆ
muğayyiran
dəyişmir
One Who changes
Mim,Ğayn,Ye,Re,Elif, 40,1000,10,200,1,
N – təqsirləndirici kişi qeyri-müəyyən (II forma) fəal iştirakçı اسم منصوب
نعمة
ن ع م | NAM
NAMT
niǎ'meten
xeyir-dua
a favor
Nun,Ayn,Mim,Te merbuta, 50,70,40,400,
N – ittihamedici qadın qeyri-müəyyən isim اسم منصوب
أنعمها
ن ع م | NAM
ǼNAMHÆ
en'ǎmehā
Onlara xeyir-dua verdi
which He had bestowed
,Nun,Ayn,Mim,He,Elif, ,50,70,40,5,1,
V – 3-cü şəxs kişi tək (forma IV) mükəmməl fel PRON – 3-cü şəxs qadın tək obyekt əvəzliyi فعل ماض و«ها» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
على
|
AL
ǎlā
on
Ayn,Lam,, 70,30,,
P – ön söz حرف جر
قوم
ق و م | GWM
GWM
ḳavmin
bir millət
a people
Gaf,Vav,Mim, 100,6,40,
N – kişi cinsi qeyri-müəyyən isim اسم مجرور
حتى
|
ḪT
Hattā
qədər
until
Ha,Te,, 8,400,,
P – ön söz حرف جر
يغيروا
غ ي ر | ĞYR
YĞYRWÆ
yuğayyirū
dəyişmədi
they change
Ye,Ğayn,Ye,Re,Vav,Elif, 10,1000,10,200,6,1,
V – 3-cü şəxs kişi cəm (forma II) qeyri-kamil fel, subjunktiv əhval PRON – mövzu əvəzliyi فعل مضارع منصوب والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ما
|
MÆ
mā
tapıldı
what
Mim,Elif, 40,1,
REL – nisbi əvəzlik اسم موصول
بأنفسهم
ن ف س | NFS
BǼNFSHM
bienfusihim
özlərində
(is) in themselves.
Be,,Nun,Fe,Sin,He,Mim, 2,,50,80,60,5,40,
P – prefiksli ön söz bi N – cinsiyyət cinsinə aid cəm isim PRON – 3-cü şəxs kişi cəminin sahib əvəzliyi جار ومجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وأن
|
WǼN
ve enne
və şübhəsiz
And indeed,
Vav,,Nun, 6,,50,
CONJ – prefiksli birləşmə wa (və) ACC – ittihamedici hissəcik الواو عاطفة حرف نصب من اخوات «ان»
الله
|
ÆLLH
llahe
Allah
Allah
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – ittiham xüsusi isim → Allah" لفظ الجلالة منصوب
سميع
س م ع | SMA
SMYA
semīǔn
eşidəndir
(is) All-Hearing,
Sin,Mim,Ye,Ayn, 60,40,10,70,
N – nominativ kişi tək qeyri-müəyyən isim اسم مرفوع
عليم
ع ل م | ALM
ALYM
ǎlīmun
biləndir
All-Knowing.
Ayn,Lam,Ye,Mim, 70,30,10,40,
ADJ – nominativ kişi tək qeyri-müəyyən sifət صفة مرفوعة
Konu Başlığı: [8:53-55] Toplumsal Problemlerin Çözümü Topluma Bağlıdır
Abdulbaki Gölpınarlı : Bu da, şundan ileri gelir: Şüphe yok ki Allah, bir topluluğa ihsân ettiği nîmeti, onlar kendi huylarını değiştirmedikçe değiştirmez ve şüphe yok ki Allah, her şeyi duyar, bilir.
Adem Uğur : Bu da, bir millet kendilerinde bulunanı (güzel ahlâk ve meziyetleri) değiştirinceye kadar Allah'ın onlara verdiği nimeti değiştirmeyeceğinden dolayıdır. Gerçekten Allah işitendir, bilendir.
Ahmed Hulusi : İşte bu böyledir. . . Bir topluluk nefslerindekini değiştirmedikçe, Allâh onlara (hakikatlerinden) olan nimetini değiştirmez! Allâh Semi'dir, Aliym'dir.
Ahmet Tekin : Bu ceza, Allah’ın bir millete ihsan ettiği nimetleri, refahı, sosyal, siyasî ve ekonomik dengeyi, onların, sahip oldukları ilahî-insanî değerleri, benliklerini, kendilerindeki yüksek hasletleri değiştirmedikçe değiştirmemesi, geri almaması kuralının işlemesi sebebiyledir. Allah her şeyi işitir, ilmi her şeyi kucaklar.
Ahmet Varol : Bu şundan dolayıdır ki, bir topluluk kendi (iyi) durumunu değiştirmedikçe Allah onlara verdiği nimetini değiştirmez ve Allah işitendir, bilendir.
Ali Bulaç : Nedeni şu: Bir kavim (toplum), kendinde olanı değiştirinceye kadar Allah, ona nimet olarak bağışladığını değiştirici değildir. Allah şüphesiz işitendir, bilendir.
Ali Fikri Yavuz : Kâfirlere bu azabın yapılış sebebi şu: Bir kavim, kendilerinden olan iyi hali (kötülüğe) çevirmedikçe, Allah da onlara ihsan ettiği bir nimeti (azaba) çevirici değildir. Gerçekten Allah (her söyleneni) işitendir, (bütün yapılanları) kemâliyle bilendir.
Azerice : Çünki bir qövm özünü dəyişmədikcə, Allah da onlara verdiyi neməti dəyişməz. Allah Eşidəndir, Biləndir.
Bekir Sadak : Bu, bir topluluk iyi gidisini degistirmedikce Allah'in da verdigi nimeti degistirmeyeceginden ve Allah'in isiten, bilen olmasindandir.
Celal Yıldırım : Bu böyledir. Çünkü Allah bir millete verdiği nîmeti, onlar kendilerindeki (huy, yaşayış ve davranışları)nı değiştirmedikçe, değiştirici değildir ve şüphesiz Allah işitendir, bilendir.
Diyanet İşleri : Bunun sebebi şudur: Bir toplum kendilerinde bulunan (iyi davranışlar)ı değiştirmedikçe, Allah onlara verdiği bir nimeti değiştirmez ve şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Diyanet İşleri (eski) : Bu, bir topluluk iyi gidişini değiştirmedikçe Allah'ın da verdiği nimeti değiştirmeyeceğinden ve Allah'ın işiten, bilen olmasındandır.
Diyanet Vakfi : Bu da, bir millet kendilerinde bulunanı (güzel ahlâk ve meziyetleri) değiştirinceye kadar Allah'ın onlara verdiği nimeti değiştirmeyeceğinden dolayıdır. Gerçekten Allah işitendir, bilendir.
Edip Yüksel : Zira, bir topluluk kendilerini değiştirmedikçe, ALLAH onlara verdiği nimetleri değiştirecek değildir. ALLAH İşitendir, Bilendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bu, Allah'ın bir kavme verdiği nimeti, onlar kendilerini değiştirmedikçe değiştirmemesinden dolayıdır. Gerçekten de Allah hakkiyle işiten, herşeyi bilendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bunun nedeni şudur: Allah, bir kez bir kavme verdiği bir nimeti, onlar kendilerindeki bu nimete erme sebebini değiştirmedikçe değiştirecek değildir ve Allah, işiten ve bilendir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bu, şundan: bir kerre Allah bir kavme in'am ettiği bir ni'meti onlar nefislerindeki sebebi değiştirinciye kadar değiştirmiş değildir, bir de Allah işitir, bilir
Enfal : Çünki bir qövm özünü dəyişmədikcə, Allah da onlara verdiyi neməti dəyişməz. Allah Eşidəndir, Biləndir.
Fizilal-il Kuran : Bu böyledir. Çünkü bir toplum, sahip olduğu iyi bir niteliği değiştirmedikçe, Allah da o topluma vermiş olduğu nimeti değiştirmez. Hiç şüphesiz Allah her şeyi işitir, her şeyi bilir.
Gültekin Onan : Nedeni şu: Bir kavim, kendinde olanı değiştirinceye kadar Tanrı ona nimet olarak bağışladığını değiştirici değildir. Kuşkusuz Tanrı işitendir, bilendir.
Hakkı Yılmaz : Bu, şüphesiz bir toplum, kendinde olanı değiştirinceye kadar, Allah'ın, o topluma nimet olarak bağışladığını değiştirici olmayışı ve şüphesiz Allah'ın en iyi işiten, en iyi bilen olması nedeniyledir.
Hasan Basri Çantay : Bunun hikmeti şudur: Bir kavm nefislerinde olan (iyi haali) değiştirinceye kadar Allah onlara ihsan ettiği ni'meti değişdirici değildir ve şübhesiz ki O, (her şey'i) hakkıyle işidicidir, kemâliyle bilicidir.
Hayrat Neşriyat : Bu (azâb) şundandır: Kendilerinde bulunanı (iyi hâllerini) değiştirmedikçe, muhakkak ki Allah, bir kavme ni'met olarak ihsân buyurduğunu değiştirici olmaz ve şübhesiz Allah, Semî' (herşeyi işiten)dir, Alîm (hâllerini hakkıyla bilen)dir.
İbni Kesir : Bunun sebebi; bir topluluk kendi nefislerindekini değiştirmedikçe, Allah' ın onlara verdiği nimetini değiştirmeyeceğidir. Ve muhakkak ki Allah; Semi'dir, Alim'dir.
İskender Evrenosoğlu : Bu, Allah'ın bir kavme ni'met olarak verdiğini (onunla ni'metlendirdiği şeyi), onlar kendilerinde olan şeyi değiştirinceye kadar (değiştirmedikçe) değiştirici olmadığından dolayıdır. Ve muhakkak ki Allah; en iyi işitendir, en iyi bilendir.
Muhammed Esed : Bu böyledir, çünkü Allah, bir topluma bahşettiği nimeti ve esenliği, o toplum kendi gidişini değiştirmedikçe asla değiştirmez; ve (bilin ki) Allah her şeyi işiten, her şeyi bilendir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Bu da, şüphe yok ki Allah Teâlâ bir kavme ihsan etmiş olduğu bir nîmeti değiştirici değildir, onlar kendi nefislerinde olanı değiştirinceye değin. Ve şüphe yok ki Allah Teâlâ bihakkın işiticidir, tamamıyla bilicidir.
Ömer Öngüt : Bunun sebebi, bir kavim kendilerini değiştirmedikçe, Allah'ın onlara verdiği nimeti değiştirmeyeceğinden dolayıdır. Gerçekten de Allah işitendir, bilendir.
Şaban Piriş : Bu, bir toplum kendi nefsinde olanı değiştirmedikçe, Allah’ın o topluma bahşettiği nimeti değiştirici olmadığı içindir. Allah, işitendir, bilendir..
Suat Yıldırım : Bu cezanın sebebi şudur: Bir millet kendilerinde bulunan güzel ahlâk ve meziyetleri değiştirmedikçe Allah da onlara verdiği nimeti, güzel durumu değiştirmez. Bir de şundan ki: Allah her şeyi hakkıyla işitir ve bilir (dolayısıyla herkese lâyık olduğunu verir).
Süleyman Ateş : Bu böyledir, çünkü bir millet kendilerinde bulunan(güzel meziyet)i değiştirmedikçe Allâh onlara verdiği ni'meti değiştirmez. Allâh işitendir, bilendir.
Tefhim-ul Kuran : Nedeni şu: Bir kavim (toplum), kendinde olanı değiştirinceye kadar Allah, ona nimet olarak bağışladığını değiştirici değildir. Allah şüphesiz işitendir, bilendir.
Ümit Şimşek : Bu onların kendi ettiklerinin cezasıdır; çünkü bir toplum kendisinde olanı değiştirmedikçe, Allah da o topluma verdiği nimeti değiştirmez; aynı zamanda Allah herşeyi işitir, herşeyi bilir.
Yaşar Nuri Öztürk : Bu böyledir. Çünkü Allah bir topluma lütfettiği nimeti, o toplum birey olarak içlerindekini/birey olarak kendilerine ilişkin olanı değiştirmedikçe, değiştirmemiştir. Ve Allah, iyice işiten, gereğince bilendir.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]