CONJ – prefiksli birləşmə wa (və) P – prefiksli ön söz ka DEM – kişi tək nümayiş əvəzliyi الواو عاطفة جار ومجرور
أخذ
ا خ ذ | ÆḢZ̃
ǼḢZ̃
eḣƶu
tutmaq
(is) the seizure (of) your Lord
,Hı,Zel, ,600,700,
N – nominativ kişi şifahi isim اسم مرفوع
ربك
ر ب ب | RBB
RBK
rabbike
Rəbbin
(is) the seizure (of) your Lord
Re,Be,Kef, 200,2,20,
N – cins kişi adı PRON – 2-ci şəxs kişi tək sahib əvəzliyi اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إذا
|
ÎZ̃Æ
iƶā
vaxt
when
,Zel,Elif, ,700,1,
T – zaman zərfi ظرف زمان
أخذ
ا خ ذ | ÆḢZ̃
ǼḢZ̃
eḣaƶe
tutuldu
He seizes
,Hı,Zel, ,600,700,
V – 3-cü şəxs kişi tək mükəmməl feli فعل ماض
القرى
ق ر ي | GRY
ÆLGR
l-ḳurā
şəhərlər
the cities
Elif,Lam,Gaf,Re,, 1,30,100,200,,
N – ümumi cəm isim اسم مجرور
وهي
|
WHY
vehiye
və o
while they
Vav,He,Ye, 6,5,10,
CIRC – prefiksli şərti hissəcik PRON – 3-cü şəxs qadın tək şəxs əvəzliyi الواو حالية ضمير منفصل
ظالمة
ظ ل م | ƵLM
ƵÆLMT
Zālimetun
zalım
(are) doing wrong.
Zı,Elif,Lam,Mim,Te merbuta, 900,1,30,40,400,
N – nominativ qadın qeyri-müəyyən fəal iştirakçı اسم مرفوع
إن
|
ÎN
inne
Şübhəsiz
Indeed,
,Nun, ,50,
ACC – ittihamedici hissəcik حرف نصب
أخذه
ا خ ذ | ÆḢZ̃
ǼḢZ̃H
eḣƶehu
Onun tutması
His seizure
,Hı,Zel,He, ,600,700,5,
N – təqsirləndirici kişi şifahi isim PRON – 3-cü şəxs kişi tək iyelik əvəzliyi اسم منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أليم
ا ل م | ÆLM
ǼLYM
elīmun
çox ağrılı
(is) painful,
,Lam,Ye,Mim, ,30,10,40,
ADJ – nominativ kişi tək qeyri-müəyyən sifət صفة مرفوعة
شديد
ش د د | ŞD̃D̃
ŞD̃YD̃
şedīdun
çox ağırdır
(and) severe.
Şın,Dal,Ye,Dal, 300,4,10,4,
ADJ – nominativ kişi tək qeyri-müəyyən sifət صفة مرفوعة
Konu Başlığı: [11:100-108] Alınacak Dersler
Abdulbaki Gölpınarlı : İşte Rabbin, zulmeden şehirleri böyle alıverir, aldığı, azâbına uğrattığı zaman da şüphe yok ki onun kavrayışı pek elemlidir, pek çetindir.
Adem Uğur : Rabbin, haksızlık eden memleketleri (onların halkını) yakaladığında, onun yakalayışı işte böyle (şiddetlidir). Şüphesiz onun yakalaması pek elem vericidir, pek çetindir!
Ahmed Hulusi : Rabbinin, zâlimlerin olduğu şehirleri yakalaması işte böyledir! Muhakkak ki O'nun yakalaması çok acı verici ve şiddetlidir!
Ahmet Tekin : Baskıyı, zulmü, işkenceyi, isyanı ve küfrü alışkanlık haline getiren, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen bir memleketi cezalandırırken, senin Rabbin işte böyle cezalandırır. Onun cezalandırması çok can yakıcı, çok inletici, çok müthiştir.
Ahmet Varol : Rabbinin, zulmeden şehirleri yakaladığında yakalaması işte böyledir. Şüphesiz O'nun yakalaması pek acı, pek şiddetlidir.
Ali Bulaç : Onlar, zulüm işlemektelerken, ülkeleri (veya nesilleri) yakaladığı zaman... Rabbinin yakalaması işte böyledir. Gerçekten O'nun yakalaması pek acı, pek şiddetlidir.
Ali Fikri Yavuz : İşte Rabbin, zulümkâr memleketleri çarptığı zaman, böyle yakalayıp çarpar. Doğrusu onun cezalandırması çok acıklıdır, pek şiddetlidir.
Azerice : Sənin Rəbbin zülm edən məmləkətləri belə cəzalandırır. Onun cəzası çox ağrılı və çox ağırdır.
Bekir Sadak : Allah, kasabalarin zalim halkini yakalayinca, boyle yakalar; yakalamasi da siddetli ve elimdir.
Celal Yıldırım : İşte Rabbin kasabalar halkını —zalimlikleri üzere— yakaladığı zaman böyle yakalar. Şüphesiz ki, O'nun yakalaması çok elîm ve şiddetlidir.
Diyanet İşleri : Zulme sapmış memleketlerin halkını yakaladığında, Rabbinin yakalaması işte böyledir! Şüphesiz O’nun yakalaması can yakıcı ve şiddetlidir.
Diyanet İşleri (eski) : Allah, kasabaların zalim halkını yakalayınca, böyle yakalar; yakalaması da şiddetli ve elimdir.
Diyanet Vakfi : Rabbin, haksızlık eden memleketleri (onların halkını) yakaladığında, onun yakalayışı işte böyle (şiddetlidir). Şüphesiz onun yakalaması pek elem vericidir, pek çetindir!
Edip Yüksel : İşte Rabbin, zulmetmekte olan kentleri yakaladığı zaman böyle yakalar. O'nun yakalaması acıdır, çetindir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : İşte Rabbin, zalim memleketleri cezalandırdığı zaman böyle cezalandırır. Çünkü O'nun cezası çok acı, çok çetindir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : İşte Rabbin, zulmetmekte olan medeniyetleri çarptığı zaman böyle çarpar; çünkü O'nun cezası çok acı, çok çetindir!
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve işte rabbın medeniyetleri zulmederlerken çarptığı vakıt böyle çarpar, çünkü onun muahazesi çok elîm, çok şiddetlidir
Fizilal-il Kuran : İşte Rabbin, zalim halkların şehirlerinin yakasından tutunca böyle tutar. Hiç kuşkusuz O'nun yakaya yapışması pek sert ve acıklıdır.
Gültekin Onan : Onlar, zulüm işlemektelerken, ülkeleri (veya nesilleri) yakaladığı zaman... rabbinin yakalaması işte böyledir. Gerçekten O'nun yakalaması pek acı, pek şiddetlidir.
Hakkı Yılmaz : "Ve Rabbin, halkı şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan kimseler olan kentleri yakaladığında, O'nun yakalayışı işte böyledir. Şüphesiz O'nun yakalaması pek acıklıdır, çok çetindir! "
Hasan Basri Çantay : Rabbinin yakalayışı — (ahâlîsi) zulmeder halde bulunan memleketleri yakaladığı zaman — işte böyle (olur). Şübhesiz ki Onun çarpması (cezası) pek acıklıdır, pek çetindir.
Hayrat Neşriyat : İşte, (halkı) zâlim bir hâlde bulunan şehirleri (azâbıyla) yakaladığı zaman, Rabbinin yakalaması böyledir. Şübhesiz ki O’nun yakalaması, pek elemlidir, pek şiddetlidir!
Hud : Sənin Rəbbin zülm edən məmləkətləri belə cəzalandırır. Onun cəzası çox ağrılı və çox ağırdır.
İbni Kesir : İşte böyledir Rabbının yakalayışı; kasabaların zalim halkını yakaladığı zaman. Çünkü O'nun yakalaması hem şiddetli, hem de acıklıdır.
İskender Evrenosoğlu : Halkı zalim olan ülkeleri ahzettiği zaman senin Rabbinin yakalaması işte böyledir. Onun ahzı (yakalaması), muhakkak ki çok şiddetlidir, çok elîmdir.
Muhammed Esed : İşte senin Rabbin, tepelediği zaman böyle tepeler; halkı zalim olan kasabaları. Gerçekten de O'nun tepelemesi çok acı verici, çok zorludur!
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve işte Rabbin yakalaması böyledir, karyeleri zalim oldukları halde yakaladığı zaman, şüphe yok ki O'nun yakalaması pek acıklıdır, pek şiddetlidir.
Ömer Öngüt : Halkı zâlim olan memleketi Rabbin yakaladığı zaman işte böyle yakalar. O'nun yakalaması pek acı ve pek şiddetlidir.
Şaban Piriş : Rabbin, zalim ülkeleri böyle yakalar. Şüphesiz O’nun yakalaması acı verici, şiddetlidir.
Suat Yıldırım : Halkı zalim olan ülkeleri cezaya çarptırdığı zaman Rabbinin çarpması işte böyle olur! Şüphesiz ki O’nun çarpması pek acı, pek çetindir!
Süleyman Ateş : İşte Rabbin zulmeden kentleri yakaladığı zaman böyle yakalar. Doğrusu O'nun yakalaması, çok acı ve çok çetindir.
Tefhim-ul Kuran : Onlar, zulüm işlemektelerken, ülkeleri (veya kuşakları) yakaladığı zaman, Rabbinin yakalayıvermesi işte böyledir. Gerçekten O'nun yakalayıvermesi pek acıklı, pek şiddetlidir.
Ümit Şimşek : Ahalisi zalim olan beldeyi Rabbin yakaladığı zaman işte böyle yakalar. Onun yakalayışı gerçekten pek acı ve pek şiddetlidir.
Yaşar Nuri Öztürk : Rabbin zulme sapan kentleri/medeniyetleri çarptığı zaman, işte böyle çarpar. O'nun çarpması gerçekten korkunçtur, şiddetlidir.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]