» 4 / Nisâ  168:

Kuran Sırası: 4
İniş Sırası: 92
Nisa Suresi = Kadinlar Suresi
Pek çok ayetinde kadinlarin haklarindan bahsedildigi için bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176

4:168 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Şübhəsiz | Xalq | inkar edən(lər) | və zalımlar | | baş verməyəcək | Allah | bağışlayan | Onlar | | və ötürməyəcək | yola |

ÎN ÆLZ̃YN KFRWÆ WƵLMWÆ LM YKN ÆLLH LYĞFR LHM WLÆ LYHD̃YHM ŦRYGÆ
inne elleƶīne keferū ve Zelemū lem yekuni llahu liyeğfira lehum ve lā liyehdiyehum Tarīḳan

إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا وَظَلَمُوا لَمْ يَكُنِ اللَّهُ لِيَغْفِرَ لَهُمْ وَلَا لِيَهْدِيَهُمْ طَرِيقًا

Transcript Okunuş Türkçe
1. ÎN = inne : Şübhəsiz
2. ÆLZ̃YN = elleƶīne : Xalq
3. KFRWÆ = keferū : inkar edən(lər)
4. WƵLMWÆ = ve Zelemū : və zalımlar
5. LM = lem :
6. YKN = yekuni : baş verməyəcək
7. ÆLLH = llahu : Allah
8. LYĞFR = liyeğfira : bağışlayan
9. LHM = lehum : Onlar
10. WLÆ = ve lā :
11. LYHD̃YHM = liyehdiyehum : və ötürməyəcək
12. ŦRYGÆ = Tarīḳan : yola
Şübhəsiz | Xalq | inkar edən(lər) | və zalımlar | | baş verməyəcək | Allah | bağışlayan | Onlar | | və ötürməyəcək | yola |

[] [] [KFR] [ƵLM] [] [KWN] [] [ĞFR] [] [] [HD̃Y] [ŦRG]
ÎN ÆLZ̃YN KFRWÆ WƵLMWÆ LM YKN ÆLLH LYĞFR LHM WLÆ LYHD̃YHM ŦRYGÆ

inne elleƶīne keferū ve Zelemū lem yekuni llahu liyeğfira lehum ve lā liyehdiyehum Tarīḳan
إن الذين كفروا وظلموا لم يكن الله ليغفر لهم ولا ليهديهم طريقا

[] [] [ك ف ر] [ظ ل م] [] [ك و ن] [] [غ ف ر] [] [] [ه د ي] [ط ر ق]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إن | ÎN inne Şübhəsiz Indeed,
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne Xalq those who
كفروا ك ف ر | KFR KFRWÆ keferū inkar edən(lər) disbelieved
وظلموا ظ ل م | ƵLM WƵLMWÆ ve Zelemū və zalımlar and did wrong,
لم | LM lem not
يكن ك و ن | KWN YKN yekuni baş verməyəcək will
الله | ÆLLH llahu Allah Allah
ليغفر غ ف ر | ĞFR LYĞFR liyeğfira bağışlayan [to] forgive
لهم | LHM lehum Onlar them
ولا | WLÆ ve lā and not
ليهديهم ه د ي | HD̃Y LYHD̃YHM liyehdiyehum və ötürməyəcək He will guide them
طريقا ط ر ق | ŦRG ŦRYGÆ Tarīḳan yola (to) a way,
Şübhəsiz | Xalq | inkar edən(lər) | və zalımlar | | baş verməyəcək | Allah | bağışlayan | Onlar | | və ötürməyəcək | yola |

[] [] [KFR] [ƵLM] [] [KWN] [] [ĞFR] [] [] [HD̃Y] [ŦRG]
ÎN ÆLZ̃YN KFRWÆ WƵLMWÆ LM YKN ÆLLH LYĞFR LHM WLÆ LYHD̃YHM ŦRYGÆ

inne elleƶīne keferū ve Zelemū lem yekuni llahu liyeğfira lehum ve lā liyehdiyehum Tarīḳan
إن الذين كفروا وظلموا لم يكن الله ليغفر لهم ولا ليهديهم طريقا

[] [] [ك ف ر] [ظ ل م] [] [ك و ن] [] [غ ف ر] [] [] [ه د ي] [ط ر ق]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إن | ÎN inne Şübhəsiz Indeed,
,Nun,
,50,
ACC – ittihamedici hissəcik
حرف نصب
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne Xalq those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – kişi cəm nisbi əvəzlik
اسم موصول
كفروا ك ف ر | KFR KFRWÆ keferū inkar edən(lər) disbelieved
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3-cü şəxs kişi cəm mükəmməl feli
PRON – mövzu əvəzliyi
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
وظلموا ظ ل م | ƵLM WƵLMWÆ ve Zelemū və zalımlar and did wrong,
Vav,Zı,Lam,Mim,Vav,Elif,
6,900,30,40,6,1,
CONJ – prefiksli bağlayıcı wa (və)
V – 3-cü şəxs kişi cəm mükəmməl feli< BR>PRON – mövzu əvəzliyi
الواو عاطفة
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لم | LM lem not
Lam,Mim,
30,40,
NEG – mənfi hissəcik
حرف نفي
يكن ك و ن | KWN YKN yekuni baş verməyəcək will
Ye,Kef,Nun,
10,20,50,
V – 3-cü şəxs kişi tək qeyri-kamil feli, jussiv əhval-ruhiyyə
فعل مضارع مجزوم
الله | ÆLLH llahu Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominativ xüsusi isim → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
ليغفر غ ف ر | ĞFR LYĞFR liyeğfira bağışlayan [to] forgive
Lam,Ye,Ğayn,Fe,Re,
30,10,1000,80,200,
PRP – məqsədin ön zərrəciyi lām
V – 3-cü şəxs kişi tək qüsursuz fel, subjunktiv əhval
اللام لام التعليل
فعل مضارع منصوب
لهم | LHM lehum Onlar them
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefiksli ön söz lām
PRON – 3-cü şəxs kişi cəm şəxs əvəzliyi
جار ومجرور
ولا | WLÆ ve lā and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefiksli birləşmə wa (və)
NEG – mənfi hissəcik
الواو عاطفة
حرف نفي
ليهديهم ه د ي | HD̃Y LYHD̃YHM liyehdiyehum və ötürməyəcək He will guide them
Lam,Ye,He,Dal,Ye,He,Mim,
30,10,5,4,10,5,40,
PRP – məqsədin ön zərrəciyi lām
V – 3-cü şəxs kişi tək qüsursuz fel, subjunktiv mood
PRON – 3-cü şəxs kişi cəm obyekt əvəzliyi
اللام لام التعليل
فعل مضارع منصوب و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
طريقا ط ر ق | ŦRG ŦRYGÆ Tarīḳan yola (to) a way,
Tı,Re,Ye,Gaf,Elif,
9,200,10,100,1,
N – ittihamedici kişi qeyri-müəyyən isim
اسم منصوب

Konu Başlığı: [4:163-170] Tanrı'nın Elçileri

Abdulbaki Gölpınarlı : Kâfir olanları ve zulmedenleri Allah yarlıgamaz ve onları hiç bir yola sevk etmez.
Adem Uğur : İnkâr edip zulmedenleri Allah asla bağışlayacak değildir. Onları (başka) bir yola iletecek de değildir.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki Allâh hakikati inkâr edenleri ve zulmedenleri ne bağışlar ne de onlara bir tarîk (anlayış yolu) açar.
Ahmet Tekin : Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenleri, kâfirleri, baskı, zulüm ve işkenceyle temel hak ve hürriyetleri kısıtlayarak, Allah yolunu ve Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zâlimleri, haksızlık edenleri, şirke girenleri Allah asla koruma kalkanına almayacak, bağışlamayacak, doğru yola da iletmeyecek, başarıya ulaştırmayacaktır.
Ahmet Varol : İnkar eden ve zulmedenler var ya, Allah onları ne bağışlar ne de bir yola iletir.
Ali Bulaç : Gerçek şu ki, inkâr edenler ve zulmedenler, Allah onları bağışlayacak değildir, onları bir yola da iletecek değildir.
Ali Fikri Yavuz : (168-169) Şüphe yok ki, küfredip haksızlık edenleri Allah bağışlayacak değil, cehennem yolundan başka bir yola çıkaracak da değil. Onlar, o Cehennem’de devamlı olarak kalacaklardır. Bu ise Allah’a pek kolaydır.
Azerice : Şübhəsiz ki, Allah kafirləri və zülm edənləri bağışlamaz. O, onları doğru yola yönəltməz.
Bekir Sadak : (168-16) 9 Inkar edenleri ve zalimleri Allah suphesiz bagislamaz, onlari icinde temelli ve ebediyyen kalacaklari cehennem yolundan baska bir yola eristirmez. Bu, Allah'a kolaydir.
Celal Yıldırım : (168-169) Şüphesiz ki inkâr edip küfre saplananları ve haksızlıkta bulunanları Allah bağışlayacak değildir ; onları Cehennem yolundan başka bir yola iletici de değildir. Orada ebediyen kalıcılardır. Bu da Allah'a göre pek kolaydır.
Diyanet İşleri : Şüphesiz inkâr edenler ve zulmedenler (var ya), Allah onları asla bağışlayacak ve doğru yola iletecek değildir.
Diyanet İşleri (eski) : (168-169) İnkar edenleri ve zalimleri Allah şüphesiz bağışlamaz, onları içinde temelli ve ebediyyen kalacakları cehennem yolundan başka bir yola eriştirmez. Bu, Allah'a kolaydır.
Diyanet Vakfi : İnkâr edip zulmedenleri Allah asla bağışlayacak değildir. Onları (başka) bir yola iletecek de değildir.
Edip Yüksel : İnkar edip zulmedenleri ALLAH ne bağışlayacak, ne de onlara bir yol gösterecektir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Muhakkak Allah, inkâr edenleri ve zulmedenleri ne bağışlar, ne de doğru bir yola eriştirir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : (168-169) Şüphesiz küfredip haksızlık edenleri Allah bağışlayacak ve cehennem yolundan başka bir yola da çıkaracak değildir; orada sonsuza dek kalacaklardır. Bu da Allah için kolaydır.
Elmalılı Hamdi Yazır : (168-169) Şübhesiz küfredib haksızlık edenleri Allah mağfiret edecek değil, Cehennem yolundan başka bir yola çıkaracakda değil, onlar ebediyyen onda muhalled, bu da Allaha nazaran kolay bulunuyor
Fizilal-il Kuran : Allah kafirleri ve zalimleri ne bağışlayacak ne de doğru yola iletecektir.
Gültekin Onan : Gerçek şu ki, kafirler ve zulmedenler, Tanrı onları bağışlayacak değildir, onları bir yola da iletecek değildir.
Hakkı Yılmaz : (168,169) "Şüphesiz küfreden; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden ve şirk koşmak sûretiyle yanlış; kendi zararlarına iş yapan şu kimseler; Allah, onları bağışlayacak değildir. Onları içinde temelli ve sonsuza dek kalacakları cehennem yolundan başka bir yola da kılavuzlayacak değildir. Ve bu, Allah'a çok kolaydır. "
Hasan Basri Çantay : (168-169) Hakıykat, o inkâr edib kâfir olanlar ve zulm edenler (yok mu) Allah onları asla yarlığayacak değildir. Onları cehennemin yolundan başka bir yola da iletecek değildir. Onlar orada ebedî kalıcıdırlar. Bu ise Allaha göre pek kolaydır.
Hayrat Neşriyat : (168-169) Muhakkak ki inkâr edip (peygambere) zulmedenler yok mu, Allah onlara mağfiret edecek değildir; onları Cehennem yolundan başka bir yola erdirecek de değildir;(onlar) orada ebedî olarak devamlı kalıcıdırlar. Bu ise, Allah’a göre çok kolaydır.
İbni Kesir : Muhakkak ki küfreden ve zulmedenleri Allah, bağışlayacak ve onları doğru yola iletecek değildir.
İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki inkâr edenleri ve zulmedenleri (başkalarını da mürşide ulaşmaktan men edip saptıranları), Allah mağfiret edecek değildir ve yola (Allah'a ulaştıran Sıratı Mustakîm'e) hidayet edecek değildir.
Muhammed Esed : Hakikati inkar etmeye ve zulüm işlemeye şartlanmış olanları, Allah asla affetmeyecek ve onlara bir yol göstermeyecektir;
Nisa : Şübhəsiz ki, Allah kafirləri və zülm edənləri bağışlamaz. O, onları doğru yola yönəltməz.
Ömer Nasuhi Bilmen : Filhakika o kimseler ki, kâfir olmuşlar ve zulüm etmişlerdir, onlar için Allah Teâlâ mağfiret edecek değildir ve onları bir yola iletecek değildir.
Ömer Öngüt : İnkâr edenleri ve zulmedenleri Allah bağışlamaz. Onları (doğru) bir yola da iletmez.
Şaban Piriş : Küfredenleri ve zulmedenleri Allah bağışlamamıştır. Onlara hiç bir yol göstermez.
Suat Yıldırım : (168-169) İnkâr edip zulmedenleri Allah affedecek değil. Onları cehennem yolundan başka bir yola çıkaracak da değil. Onlar cehennemde ebedî kalacaklardır. Bu da Allah’a göre çok kolaydır.
Süleyman Ateş : O inkâr edip zulmedenler var ya, Allâh onları ne bağışlayacak, ne de yola iletecektir.
Tefhim-ul Kuran : Gerçek şu ki, küfredenler ve zulmedenler, Allah onları bağışlayacak değildir, onları bir yola da iletecek değildir;
Ümit Şimşek : İnkâr edip zulmedenleri Allah ne bağışlar, ne de onlara bir yol gösterir.
Yaşar Nuri Öztürk : İnkâr edip zulme sapanlar var ya, Allah onları affetmeyecek, onları hiçbir yola kılavuzlamayacaktır.

Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}