"PN – nominativ xüsusi isim → Allah" لفظ الجلالة مرفوع
يستهزئ
ه ز ا | HZÆ
YSTHZÙ
yestehziu
istehza edir
mocks
Ye,Sin,Te,He,Ze,, 10,60,400,5,7,,
V – 3-cü şəxs kişi təki (forma X) qüsursuz fel فعل مضارع
بهم
|
BHM
bihim
özləri ilə
at them,
Be,He,Mim, 2,5,40,
P – prefiksli ön söz bi PRON – 3-cü şəxs kişi cəm şəxs əvəzliyi جار ومجرور
ويمدهم
م د د | MD̃D̃
WYMD̃HM
ve yemudduhum
və onları tərk edir
and prolongs them
Vav,Ye,Mim,Dal,He,Mim, 6,10,40,4,5,40,
CONJ – prefiksli bağlayıcı wa (və) V – 3-cü şəxs kişi tək qeyri-kamil feli< BR>PRON – 3-cü şəxs kişi cəm obyekt əvəzliyi الواو عاطفة فعل مضارع و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
في
|
FY
fī
içəri
in
Fe,Ye, 80,10,
P – ön söz حرف جر
طغيانهم
ط غ ي | ŦĞY
ŦĞYÆNHM
Tuğyānihim
daşqınlar
their transgression,
Tı,Ğayn,Ye,Elif,Nun,He,Mim, 9,1000,10,1,50,5,40,
N – kişi cinsinə aid şifahi isim PRON – 3-cü şəxs kişi cəminin sahib əvəzliyi اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
يعمهون
ع م ه | AMH
YAMHWN
yeǎ'mehūne
yaltaqlanmağa davam edirlər
they wander blindly.
Ye,Ayn,Mim,He,Vav,Nun, 10,70,40,5,6,50,
V – 3-cü şəxs kişi cəm qeyri-kamil feli PRON – mövzu əvəzliyi فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
Konu Başlığı: [2:3-22] Üç Grup: Erdemliler (Muttakiler), Fanatik İnkarcılar (Kafirler), İkiyüzlüler (Münafıklar)
Abdulbaki Gölpınarlı : Allah onlarla alay eder, taşkınlıklarında, azgınlıklarında başı boş dolaşsınlar diye mühlet verir onlara.
Adem Uğur : Gerçekte, Allah onlarla istihza (alay) eder de azgınlıklarında onlara fırsat verir, bu yüzden onlar bir müddet başıboş dolaşırlar.
Ahmed Hulusi : (Hakikatleri olan Allâh'ı anlamamakta ısrarları dolayısıyla) Allâh kendileriyle alay ediyor ve basîretsizlikleri dolayısıyla azgınlıklarına müsaade ediyor!
Ahmet Tekin : Allah alayları sebebiyle onları cezalandıracak. Azgınlıkları içinde biraz daha bocalasınlar diye onlara mühlet vermiştir.
Ahmet Varol : Asıl, Allah onlarla alay etmekte ve taşkınlıkta ileri gitmeleri konusunda kendilerine fırsat vermektedir.
Ali Bulaç : (Asıl) Allah onlarla alay eder ve taşkınlıkları içinde şaşkınca dolaşmalarına (belli bir) süre tanır.
Ali Fikri Yavuz : Cenâb’ı Allah münafıkları, ettikleri istihzanın cezası ile cezalandırır; ve azgınlıkları içinde başıboş dolaşmalarına mühlet verir.
Azerice : Allah da onları gülünc vəziyyətə salır. Bu, onlara öz buynuzluğunda çırpınmaq üçün vaxt verir.
Bakara : Allah da onları gülünc vəziyyətə salır. Bu, onlara öz buynuzluğunda çırpınmaq üçün vaxt verir.
Bekir Sadak : Onlarla Allah alay eder ve taskinliklari icinde bocalar durumda birakir.
Celal Yıldırım : Allah onlarla alay eder de kendilerini taşkınlıkları içinde bocalar şekilde bırakır.
Diyanet İşleri : Gerçekte Allah onlarla alay eder (alaylarından dolayı onları cezalandırır); azgınlıkları içinde bocalayıp dururlarken onlara mühlet verir.
Diyanet İşleri (eski) : Onlarla Allah alay eder ve taşkınlıkları içinde bocalar durumda bırakır.
Diyanet Vakfi : Gerçekte, Allah onlarla istihza (alay) eder de azgınlıklarında onlara fırsat verir, bu yüzden onlar bir müddet başıboş dolaşırlar.
Edip Yüksel : ALLAH da, taşkınlıkları içinde bocalar durumda bırakarak onlarla alay eder.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Asıl) Allah onlarla alay eder ve taşkınlıkları içinde serserice dolaşmalarına mühlet verir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Asıl Allah onlarla alay ediyor ve taşkınlıkları içinde bocalarlarken kendilerini sürükleyip götürüyor.
Elmalılı Hamdi Yazır : Allah onlarla istihza ediyor da tuğyanları içinde bocalarlarken kendilerini sürüklüyor
Fizilal-il Kuran : Aslında onlarla alay eden ve kendilerini azgınlıkları içinde debelenmeye bırakan Allah'tır.
Gültekin Onan : Tanrı da onlarla alay eder ve taşkınlıkları (tuğyan) içinde bocalamalarına / şaşkınca dolaşmalarına (ya'mehun) süre tanır.
Hakkı Yılmaz : Allah, onlarla alay eder ve tuğyanları içinde serserice dolaşmalarına süre tanır/izin verir.
Hasan Basri Çantay : (Asıl) Allah onlarla istihza eder ve taşkınlıkları, azgınlıkları içinde serseri dolaşmalarına mühlet verir.
Hayrat Neşriyat : (Bil'akis) Allah onlarla alay eder ve onlara mühlet verir (de), azgınlıkları içinde bocalayıp dururlar.
İbni Kesir : Allah da onlarla istihza eder ve azgınlıklarında şaşkın bir halde dolaştırır.
İskender Evrenosoğlu : Allah da onlarla istihza (alay) eder ve onlara mühlet verir. Onlar, kendi azgınlıkları (isyanları) içinde bocalarlar.
Muhammed Esed : Allah da bu alaycı tavırlarından dolayı onlara hak ettikleri karşılığı verecek ve onları küstahlıkları ile baş başa şaşkınca bocalamaya terk edecektir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Allah Teâlâ ise onlar ile istihzâ eder. Onları kendi azgınlıklarında şaşkın bir halde bırakır.
Ömer Öngüt : Allah da kendileriyle alay eder, azgınlıklarında onlara mühlet verir, bu yüzden onlar bir müddet başı-boş dolaşırlar.
Şaban Piriş : Allah da onlarla alay eder ve onları taşkınlıkları içinde şaşkın bir halde bırakır.
Suat Yıldırım : Allah da kendileriyle alay eder ve azgınlıklarında onlara mühlet verir; böylece onlar bir müddet başıboş dolaşırlar.
Süleyman Ateş : Allâh da kendileriyle alay eder ve onları bırakır; taşkınları içinde bocalayıp dururlar.
Tefhim-ul Kuran : Allah da onlarla alay eder ve tuğyan (azgınca taşkınlık) ları içinde şaşkınca dolaşmalarına (belli bir) süre verir.
Ümit Şimşek : Oysa Allah onları maskaraya çeviriyor. Ve onlara mühlet veriyor; onlar da azgınlıkları içinde bocalayıp duruyorlar.
Yaşar Nuri Öztürk : Allah onlarla alay ediyor ve onları, kendi azgınlıkları içinde bocalar bir halde sürüklüyor.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]